ISSN: 2149-4363 | E-ISSN: 2687-6256
1
Yildiz Social Science Review 2018; 2(4): 187- DOI: 200
Full Text PDF (Turkish)

Abstract

Although Keynes has been known by his short-term policy recommendations for overcoming the recession and recognized as a “pragmatist”, his writings before General Theory offers quite
different framework. Beside his emphasis on economics as a moral science, his philosophy of “good life” and critics of capitalism makes him the last man of philosopher-economist tradition. About one century ago, he posed questions
about social ideal, inquire the future of capitalism and put some utopic goals. He refused the unlimited economic growth as an
end by questioning the ethical aims and outcomes of economic activity. But, unfortunately, utopic and normative aspects of
his writings had been eliminated and his longrun perspective about good life has been ignored. Therefore, we can argue that Keynes’s ideas contains many premises of sustainable
development which has been very popular recently. The main aspects of Keynes’s social philosophy such as struggle against the unemployment and unequality, cooperation rather than competition, anti-global view, authencity instead of homogenization, are advocated by sustainable development partisans today.


Sürdürülebilir Kalkinmanin Bir Öncülü Olarak Keynes’in “İyi Yaşam” Felsefesi ve Kapitalizm Eleştirisi
1İstanbul Gelişim Üniversitesi, İİSBF Öğretim Üyesi
Yildiz Social Science Review 2018; 2(4): 187- DOI: 200

Genellikle bunalımdan çıkış için gerekli kısa vadeli politika önerileri ile tanınan ve pragmatist olarak nitelendirilen Keynes’in Genel Teori’den önceki yazılarına bakıldığında oldukça farklı bir tablo ile karşılaşırız. Keynes, iktisadın bir ahlak bilimi olduğunu vurgulamasının yanında “iyi yaşam” felsefesi ve kapitalizme yönelik eleştirileri nedeniyle filozof-iktisatçı geleneğinin belki de son halkasıdır. Neredeyse yüz yıl önce toplumsal ideale yönelik sorular sormuş, kapitalizmin geleceğini sorgulamış ve ütopik hedefler çizmiştir. İktisadi aktivitenin etik amaçlarını ve sonuçlarını sorgulayan biri olarak, sınırsız ekonomik büyüme idealini reddetmiştir. Ancak ne yazık ki Keynes’in yazdıklarından ütopik ve normatif unsurlar temizlenerek onun iyi yaşama dair uzun vadeli bakış açısı göz ardı edilmiştir. Dolayısıyla son yıllarda popüler hale gelen sürdürülebilir kalkınma nosyonunun pek çok öncülünü Keynes’de bulmak mümkündür. İşsizlik ve eşitsizlikle mücadele, rekabet yerine işbirliği, küresel olmaktan çok anti-küresel bir bakış açısı, ulusların tek tipleşmesi yerine otansite gibi Keynes’in toplumsal felsefesini oluşturan unsurlar, bugün sürdürülebilir kalkınma taraftarlarının savunduklarından hiç de farklı değildir.