2Department of Administration, Management and Organization, Faculty of Economic and Administrative Sciences, Yıldız Technical University, Istanbul, Türkiye
Abstract
As impact investing and social benefit creation grow in popularity around the world, this trend is attributed to the importance that sociocultural structures place on long-term effects, as impact investments prioritise social returns that are critical to the continuity of their activities over financial returns. The fundamental difference between impact investing and modern waqf lies in their ability to measure outcomes. Traditional Turkish waqf, which possess this measurement capability, offer a structure similar to impact investing due to their ability to generate both sustainable income and social returns. In particular, the caravanserai foundations that are the subject of our study, despite being owned by different individuals, have demonstrated a holistic approach due to their systematic planning and have ensured the safety of merchants and their goods by being located at daily distances along international trade routes. Although each waqf had different ownership, it was determined that caravanserais were strategically placed at distances of 25-30 km in accordance with network theory, with nodes planned near the capitals of the principalities. The waqf's free services make it a hub for traders, while its trading exchange activities generate income. It has been observed that caravanserai waqfs, operating within a systematic framework, provided their own operational capital, thereby not imposing a financial burden on the state while contributing to regional development and international trade. Similar activities aimed at fostering international trade are currently being implemented under the ‘One Belt, One Road’ initiative. In our study, content analysis was conducted using a systematic literature review method. Our study, which draws attention to the fact that the impact investment model, the new name of the traditional Turkish waqf model, has existed in Turkish waqf civilization for centuries, emphasises that this value model still retains its importance.
2Yıldız Teknik Üniversitesi, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, Yönetim ve Organizasyon Bölümü, İstanbul, Türkiye
Dünyada etki yatırımcılığının, sosyal fayda oluşturmanın popülaritesi her geçen gün artarken, bunun nedeni olarak sosyokültürel yapının uzun vadeli etkilere verdiği önem açıklanmaktadır çünkü etki yatırımları sadece finansal getiri yerine faaliyetlerinin devamlılığı için kritik öneme sahip sosyal getiriyi de önemsemektedir. Etki yatırımları ve günümüz vakıfları arasındaki temel fark ise ölçümleme kabiliyetidir. Ölçümleme kabiliyetine sahip eski Türk vakıfları ise hem faaliyetlerinin devamlılığını sağlayan gelirleri hem de sosyal getirileri nedeniyle etki yatırımlarına benzer bir yapı sunmaktadır. Özellikle çalışmamıza konu edilen kervansaray vakıfları, farklı bireylerin sahipliğinde olmasına rağmen sistematik olarak planlanması nedeniyle bü-tüncüllük arz etmiş, uluslararası ticaret yolları üzerinde günlük mesafelere konumlandırılmış bu sayede tüccarların can ve mal güvenliğini temin etmiştir. Her bir vakıf sahipliği farklı olsa da kervansarayların, ağ teorisine uygun 25-30 km mesafelerle yerleştirildiği ve düğümlerin beylik başkentlerine yakın planlandığı belirlenmiştir. Vakfın ücretsiz hizmetleri, kervansarayı tüccarlar için bir cazibe merkezi haline getirirken, ticaret borsası faaliyetleriyle gelir kaynağı oluşturmaktadır. Kervansaray vakıflarının, sistematik bir bütünlük içinde kendi işletme ser-mayesini sağlayarak hem devlete maddi yük oluşturmadığı hem de bölgenin gelişimine ve uluslararası ticarete katkı sağladığı görülmüştür. Günümüzde uluslararası ticaretin gelişimi amacıyla benzer faaliyetler tek kuşak tek yol projesinde görülmektedir. Çalışmamızda sistema-tik literatür taraması yöntemiyle içerik analizi gerçekleştirilmiştir. Bağışa dayalı faaliyetlerini devam ettiren günümüz vakıfları yerine geleneksel Türk vakıf modelinin yeni adı ile etki yatı-rım modelinin, Türk vakıf medeniyetinde yüzyıllardır var olduğuna dikkat çeken çalışmamız, bu değer modelinin halen önemini koruduğunu vurgulamaktadır.